absorbed doze
Alınan radyosyon dozu. Teşhis veya tedavi amacıyla verilen bir radyoaktif maddenin bozunmasıyla (radyasyon yaymasıyla) hastanın absorbe ettiği (aldığı) enerji. Birimi "gray" (GY)'dir. 1GY=1 joule/kg
Alınan radyosyon dozu. Teşhis veya tedavi amacıyla verilen bir radyoaktif maddenin bozunmasıyla (radyasyon yaymasıyla) hastanın absorbe ettiği (aldığı) enerji. Birimi "gray" (GY)'dir. 1GY=1 joule/kg
Soğurma. Bir cisme gelen ışığın şiddetinin bu cisim tarafından yansıtılan ışığın şiddetine oranının logaritmasıdır. Bu, bir çözeltideki absorbe eden (soğuran) maddenin konsantrasyonuyla doğrudan orantılıdır.
1. Doğa bilimlerinde abiyogenez, yaşamın kökeni sorusu, yeryüzünde yaşamın canlı olmayandan nasıl gelişebildiğinin araştırılmasıdır.
Bir elementin pozitif ve negatif değerliklerinin maksimum toplam sekiz olması kuralı. Mesela SF6 ve H2S'deki kükürtün durumu gibi.
Alkali metal tuzlarının güçlü asitlerle çözünürlüğünün lityumdan sezyuma doğru azalması. Zayıf asitlerle ise tersi bir gelişmenin olması kuralı. Sodyumklorür (NaCl) istisnai olarak bu kuraldan faklılık gösterir; meselâ potasyum klorürden (KCL) daha az çözünür.
Dışarı çeken kas. Gerilerek canlının ayaksı uzantısını dışarı çeken ve vücud ekseninden ayıran kas.
İnsan karnının farazi olarak iki yatay ve iki dikey düzlemle bölünmesiyle ortaya çıkan dokuz bölge. Sağ ve sol hipokondriak, sağ ve sol lomber (bel), sağ ve sol iliak (kaburga kemikleri ile kalça arasındaki kısım), epigastrik (mide hizasındaki karın duvar kısmı), ambiliak (göbek) ve hipogastrik (karnın alt nahiyesi) kısım.
Birçok böceğin sudaki larva döneminde kann kütikülünün, solunum vazifesi gören çift bölümlü yapraksı genişleyen kısmı.
Sıvıların kırma indisinin doğrudan ölçülmesinde kullanılan alet.
Erken gelişme döneminde eksenden ayn büyüyüp yönlenen taç ve çiçek yaprağın yüzeyi.